Kusurlu Ürünler


ALİ AYDOĞAN
Alışveriş yapıyoruz.
Beğendiğimiz bir ayakkabı...
Kemer...
Çanta ...
Pantolon...
Etek...
Veya elektrikli bir ürün...
Yada elektronik bir ürün.
O veya şu..
İhtiyacımız olan...
Hoşumuza giden...
Beğendiğimiz...
Reklamını duyduğumuz, gördüğümüz ve almak istediğimiz bir ürünü parasını verip alıyoruz.
Zevkle ve severek giyiyoruz.
Yada kullanıyoruz.
Aldığımız günden henüz bir iki ay geçmiş olur ki...
Bozulur...
Dökülür...
Kırılır...
Yırtılır...
Sökülür...
Ayrışır...
Aşınır.
Yani elimizde kalır.
Onca para verdiğimize mi yanalım yoksa henüz tadını alamadan hemen deforme olmasına mı?
Atsan atılmaz...
Satsan satılmaz...
Geri versen alınmaz.
Ne yapacağımızı şaşırıyoruz.
Ürünü aldığımız yere götürüp ürünün durumunu anlatıyoruz.
Hesaba alan yok!
Ciddiyetle ilgilenen yok!
İlk söyledikleri söz:
" Kullanım hatası"
Allah Allah !
"Kullanım hatasıymış"
Yani şimdi bu yaşa kadar benzer ürünleri kullandık...
Eskittik...
Miyadı doldu yenisini aldık.
Şimdiye dek kullanım hatası yapmadık ta sizin ürüne mi gelince kullanım hatası yaptık?
Saygısızlığa bakar mısınız?
Hemen ilk tepkileri böyle:
"Kullanım hatası"
Yada " Olabilir, size servis adresini verelim oraya götürün"
"Biz servis istemiyoruz, yenisi ile değiştirilmesini istiyoruz"
Film burada kopuyor.
Öyle bir şansımız yok.
Olmaz.
Olamaz.
"Servise gidin"
Peki ya ürün bir ayakkabı ise...
Bir pantolon, etek, eşarp ise...
Kaliteli diye aldığımız bir çanta ise..
Ne olursa olsun!
Sonuç yok.
Ne değiştirilir...
Ne yenisi verilir...
Ne iade alınır...
Ne parası verilir!
Yapacak bir şey yok.
Çaresiz kalıyor insan.
İşte o andan sonra Tüketici Hakları Mahkemesi devreye giriyor.
Bir kaç ay sonra cevap alıyorsunuz.
Tadı tuzu kaçıyor insanın.
Canı sıkılıyor.
Hevesi kaçıyor.
Aldatılmış veya kandırılmış olmanın asabiyeti ile kahroluyoruz.
Yazıklar olsun bizi her şekilde kandıranlara.
Bir kez daha yazıyorum...
Dürüstlüğü kaybettik, bulanların yanlarında bulundurmalarını önemle rica ediyorum.
ETİKET : liderliderbursabursason dakikagündemhaber